Arnavut Ciğeri Tarifi
Ciğer denince herkesin gözünün önünde canlanan görüntü arnavut ciğeridir eminim. Ancak o görüntüde ya ciğerlerin boyutu, ya kullanılan baharatlar, ya da sunum şekli farklıdır. Bu kadar az malzemeli, sade bir tarifin bu kadar farklı çeşide sahip olması şaşırtıcıdır bana göre.
Kimileri minik minik doğrar, kimi patates kızartmasıyla karışık servis eder, kimi üzerine bol kekik serper, vs. Ben de normalde bundan çok daha küçük doğrarım ciğeri. Ne var ki bu sefer biraz aceleye gelmesinden dolayı uğraşamadım. Ancak patates kızartmasına falan gerek duymam yanında. Bana göre bir yemeğin en sade hali en lezzetli halidir.
Balığa, çorbaya ve lahmacuna limon sıkmayı da çok sevmem örneğin. Hatta balığa ve çorbaya hiç sıkmam da lahmacuna yanımdakilere eşlik etmek için sıkarım bazen. Yemeklere sonradan baharat eklemem çok fazla. Sadece yemekler konusunda değil, hayatımın her alanında aynıdır görüşüm. Taşlı, pullu kıyafetleri sevmem, ağır makyajdan kaçınırım, cafcaflı mobilyalardan hazzetmem, çok animasyonlu/renkli sunumlardan hoşlanmam, çok konuşan insanlara güvenmem, vs... Kısacası "sade güzeldir" benim için.
Ne var ki artık birşeylerin sadesini bulmak zorlaştı. Her türlü allı pullu şey kolayca bulunurken piyasada, sadeler kaybolmaya yüz tuttu artık. Taşlarla, pullarla, boyalarla niteliksiz ürünlerin albenisi arttırılmaya çalışılıyor.
Olayın yemek boyutu da aynı derecede vahim. Restoranlardaki yemekler çeşit çeşit soslarla, baharatlarla "lezzetlendiriliyor" sözde. Ama özünde hammaddenin kalitesizliği örtbas edilmeye çalışılıyor.
Bunun için en iyisi güvenilir yerlerden kaliteli hammadde temin edip yemekleri evde pişirmek. Ben eskiden memleketten elimi kolumu sallaya sallaya dönerken, artık getirebildiğim kadar fazla raf ömrü uzun gıda getirmeye çalışıyorum. Bu ciğerler de geçtiğimiz kurban bayramındaki kurbanımızdan kalan ciğerler örneğin. Ben nereden geldiğini bildiğim yiyecekleri yerken daha fazla keyif aldığımdandır belki ama inanılmaz lezzetli olmuştu yemek. Kalitesi belli olduğu için de ekstra bir süse de gerek görmedim yanında.
Afiyetle kalın...
Malzemeler
- 500 g dana ciğer (yıkanıp yıkanmaması önemli değil),
- 2 tepeleme yemek kaşığı un,
- Tuz,
- 1 çay kaşığı kimyon,
- Pul biber,
- Kekik,
- 1 çay bardağı sıvı yağ.
Hazırlanışı
- Ciğerleri küp küp doğrayın,
- Tuz ve kimyon serpip karıştırın,
- Sıvı yağı geniş bir tavaya alıp kızdırın,
- Ciğerleri una bulayıp birbirlerine mümkün olduğunca değmeyecek şekilde yağa bırakın,
- Harlı ateşte sürekli karıştırarak renkleri değişene kadar pişirin,
- Pişen ciğerleri geniş bir süzgece alın,
- Üzerlerine damak zevkinize göre pul biber ve kekik serpip süzgeci hoplatarak karıştırın.
Afiyet olsun...
Bu Tarifin Yanına Ne Gider?
Benzer Tarifler
Toplam 45 Yorum
- Gulsah76: Yaşasınnn...heyecanla bekliyorum. 19 Kasım 2020 22:48
- Gulsah76: Kevser Hanım, düşündümki bir trakyalı olarak tava ciğeri yapmayı da yemeyi de özlemişsınizdir. Biliyorum Kırklarelilisiniz (üç kere düşündüm yazarken zor kelimelerden) feykat yakınsınız ne de olsa. Yapsanızda yeseniz, bize de tarifi düşse... Ne gusel olur değil mi? 19 Kasım 2020 21:51
- Kevserin Mutfağı: Yakın zamanda paylaşacağım tarifler arasında var☺️ 19 Kasım 2020 22:23